Dünya Emzirme Haftası, anne sütünün ve emzirmenin önemini ve bu konudaki farkındalığı artırmak için 1-7 Ekim tarihleri arasında birçok ülkede kutlanır. Anne sütünün ve emzirmenin korunması, desteklenmesi, yaygınlaştırılması için programlar ve halk eğitimleri yapılır.
Doğumdan sonra ilk 6 ay anne sütüyle beslenen bebeklerin, başka bir besine ihtiyaçları yoktur. İlk 6 aydan sonra, emzirme ek besinlerle birkaç yıl devam edebilir. Bu dönemde bebekler çok hızlı gelişir ve ihtiyaçlarının karşılanması ise anne sütü ile gerçekleşir. Sindiriminin kolay olması, açlığı ve susuzluğu gidermesi, bağışıklık sistemini koruması gibi birçok sebepten dolayı anne sütünün önemi büyüktür.
Bebeğin beslenmesi, ilerleyen yaşlarda fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimi doğrudan etkiler.
Emzirmenin faydalarını genel olarak birkaç madde halinde sıralarsak:
- Bebeğin fiziksel gelişme ve büyümesinin yanı sıra, psikolojik gelişimini de etkiler.
- Bebekte güven duygusu oluşur ve anneye karşı olumlu bağlanma gelişir.
- Anne ve bebek arasındaki ilişkiyi güçlendirir.
- Anneyi; rahim ağzı kanseri, meme kanseri, kemik erimesi gibi hastalıklardan koruduğu gibi, doğumdan önceki sağlığına kısa sürede dönmesine yardımcı olur.
Sağlıklı ve yeterli bir emzirme için, öncelikle annelerin buna inanmaları gerekir. Kendinin ve sütünün bebeğine asla yetmeyeceğini düşünmek, kaygılanmak, annenin motivasyonunu düşüreceği gibi; bu durumu emzirdiği sırada bebeğine de yansıtmasına sebep olabilir. Doğduktan sonra yaşamını sürdürebilmek için annesine ihtiyaç duyan bebek de annesinin yaşadığı korku ve kaygıdan dolayı huzursuzluk yaşayabilir. Bu yüzden annelerin, emzirme konusunda doktorlarından gerekli bilgileri aldıktan sonra, kendilerine inanmaları ve güvenmeleri bu sürecin sağlıklı bir şekilde sürmesine yardımcı olur.
Anne sütünü artıran en önemli iki faktörden birisi bol sıvı tüketimi, diğeri ise “yüksek motivasyondur”.
En çok kaygı duyulan konulardan biri ise, bebeğin aç kalacağının düşünülmesi.
Bu nedenle de bazen bebek ihtiyaç duymasa da ek gıdalar verilebiliyor. Anne sütü yetersizliği düşünülüyorsa da, bir çocuk doktoruna danışarak, doktorun önerileri dikkate alınmalıdır.
Çocukların, doğumdan itibaren fiziksel, zihinsel ve psikolojik gelişimlerinin sağlıklı bir şekilde sürebilmesi için en temel adım anne sütü ve emzirmedir. Üstelik anne çocuk arasındaki güven ve sevgi bağını kuvvetlendirir.
Bu nedenle bazı noktalara dikkat etmek gerekir:
- Sağlıklı bir emzirme için gerekli teknikler öğrenilmeli ve doğru bir şekilde uygulanmalıdır.
- Anne sütü bebek gelişimi için en ideal besindir. Eğer anne sütü yetersizliği yoksa, ilk 6 ay dışarıdan yiyecek ve su vermeye gerek yoktur. Eğer ek gıdalar gereksiz yere verilirse, bebekler kısa sürede anne sütünü bırakabilirler.
- Anne sütü, bebeği ve anneyi hastalıklardan korur, yeri hiçbir besin ile doldurulamayacak kadar değerlidir. Bu yüzden asla atlanmaması gerekir.
- Dışarıdan verilen içme suyu ile bebeklerde bazı bulaşıcı hastalıkların görülme riski artabilir. Bu yüzden en sağlıklı besinin anne sütü olduğu unutulmamalıdır.
- Emzirirken annenin moralini yüksek tutması çok önemlidir. Bebek annesiyle iyi bir ilişki geliştirir ve dolayısıyla da annenin emzirmesi kolaylaşır.
- Hamilelikten itibaren emzirme için uygun koşullar oluşur. Bu yüzden her kadın emzirme yeteneğine sahiptir diyebiliriz, önemli olan bu süreçte adımları doğru atabilmektir.
Tüm bu saydığımız maddeler hakkında daha fazla kişinin bilgi sahibi olması ve farkındalığın artırılması için hem ülkemizde hem de dünyada, sağlık kurumları ve örgütleri tarafından çalışmalar yapılmaya devam ediliyor. Bu çalışmalar içerisinde yeni doğum yapan ve emzirme sürecinde bulunan tüm annelerin katılımıyla seminerler ve toplantılar düzenleniyor. Anneler okuyarak, araştırarak, doğru ve yanlışları hakkında farkındalık kazanarak Dünya Emzirme Haftası’nda olumlu ilerleme sağlayabilirler. Anne ve bebeklerine özel bu haftanın amacı da tam olarak budur.